Tam Elin Oğlu hakkında yazmaya heveslendiğim anda bir arkadaşın "Sen kimsin ki?" tarzındaki yorumuyla hevesimi yitirdim. Ama bu olumsuzluktan kendime konu üretmeyi başardım. Evet. Elin Oğlu'nda ne iş yapardım ben? Bir çok işim vardı aslında. Ama tek tek ele almak istiyorum. Hepsini bir seferde anlatmaya üşeniyorum onu da itiraf edeyim tamam. İlk olarak anlatmak istediğim şu görevi ele alıyorum. Twit okumak ve seçmek!
Ama öyle söylenildiği gibi çabucak bitmiyor bu işte. Programın sosyal medyası için twitter fenomenleri çalışsa da bu çileli göre bana verilmişti. Hani sizin binlerce twit atıp TT yaptırdığınız #ElinOğlu tagleri var ya. Ha işte onları uzun süre hepsini ama istisnasız hepsini okuyup aralarından her hafta 30 - 100 twitin ekran görüntüsünü alıp seçime ben sunuyordum. Bunun spamı var, programa ağzına geleni sayanı var (özellikle ilk zamanlar), var da var. Hele bir ara programda ses problemi olduğuna dair duyumlar aldık. Bununla ilgili seyirci yorumları gerekiyordu. O iş de bize düşmesin mi, düştü. Koca sosyal medyada iğne aradık resmen. Neyse... Bu seçtiklerimi o zamanlar program sunucusu ve editörü olan Ömür Varol'a iletiyordum. Ömür abi de en hoşuna gidenleri yayında okuyordu. Yani ayyy benim twitim okundu sevinçleri hep sayemdedir canlar. Ha benim twitim okunmadı, seçmemiş pislikler küfürleri de yine benim için orası ayrı tabi. :D
Aslında sadece ilk bölümlerde okunan twitleri ben okunmasa bile Ömür abinin isteğiyle bir süre daha incelemeden geçirdim. Olur da komik bir konu çıkar ya da programı doldurmak gerekebilir diye. Yani bu emeklerimin bir de buz dağının görünmeyen kısmı da var. Acaba olur ya takipçilerimden twitleri okunan var mıdır? Ya da bu yazıya denk gelip bana yazmak isteyen olursa çok sevinirim cidden. Aslında dosyalarım arasında şu ana kadar seçtiğim bütün twitler hala bile duruyor, ama ben size örnek olarak bir kaç tane seçtim sadece, hepsini eklemeye can dayanmaz. :D
0 yorum Blogger 0 Facebook
Yorum Gönder