Yer Taksim Beyoğlu'nda Recep Paşa Caddesinde, Crystal Oteli'nin altında, Beyoğlu evlendirme dairesinin yanında yer almaktadır. Caddenin hemen girişinde olduğundan kolaylıkla bulabilirsiniz.


Önceleri Taebaek olarak bildiğimiz, ama ne olduğunu anlamadan isim değiştiren bir mekandır. Bizim yıllardır geleneksel karaoke günlerimizin vazgeçilmezi olan bu yerde daha önce hiç yemek yememiştim. Ta ki bugüne kadar. İnternet üzerinden tanıştığım ve daha önce hiç yüz yüze konuşmadığım arkadaşlarla bugün bir buluşma düzenledik ve buraya güzel bir Kore yemeği yemeye gittik.


Mekan Kore esintilerinden çok yararlanmamış aslında, daha çok sıradan herhangi bir Kore restoranı gibi, sadece bir iki tabloyla falan süslenmiş. Alt katında karaoke locaları yer alan bu mekanın üst katı restoran şeklinde hizmet vermekte, isteyenler için dışarıda da masaları mevcut.


Yemeklerine gelmeden önce menüyü açmamızla gözlerimizin büyümesi arasında 0.01 salise falan var herhalde. Genelde yemeğe gidildiğinde herkes kendi istediği yemeği sipariş verir dimi. Yok anam yemedi bizde öyle yapmak. Ortaya üç çeşit yemek alalım da bari postu deldirmeden, bulaşıkları yıkamak zorunda kalmadan çıkabilelim dışarı diye.


Japchae dedik, Bulgogi dedik, Ddokbokki dedik... Arada ramen, kimbap gibi isimler de geçse de kimsenin fazla abartmaya niyeti yoktu. Hele ki arkadaşım Nisa, siparişler teker teker verildikçe aman yapmayın etmeyin bacılarım der gibi bakıyordu. O yüzden Japchae, Bulgogi ve Ddokbokki ile sınırladık menümüzü. :D Sipariş verdiğimiz yemeklerden her biri 40 TL idi. En ucuzundan Ramen'in bile 25 TL olduğunu öğrendikten sonra anladım ki burası bizi aşar hacı, ölmeden önce bir kere geldik, gördük. O bize yeter.


Şimdi Allah'ı var yemekler gayet lezzetliydi, afiyetle yedik. Zaten o parayı vereceğiz kaçış yok, iyice doyalım o zaman mantığıyla güzelce yedik. Gerçi 5 kişiye o porsiyonlar fazla bile geldi. Ddokbokki'sini özellikle çok beğendim. Japchae'si de güzeldi, ama Bulgogi'nin etinden çok sebzesi vardı sanki. Neyse onu da diğer yemekler şerefine hoş gördük. Bize bakan garsonun da gayet hoşgörülü oluşu bazı şeyleri görmezden gelmemize neden oldu.


Restorandan çıktık, gezdik derken benim aklıma yeni dank etti. Ben açlığımın etkisiyle yemekten başka bir şeyin resmini çekmemişim. Eve giderken de en azından restoranın dışarıdan görüntüsünü koyayım da gidenler rahat bulsun diye iki resim daha çektim. Kusuruma bakmayın canlar! ^^

4 yorum Blogger 4 Facebook

 
Cadı Kazanı © 2013. All Rights Reserved.
Top