Daha önce yazdığım bir yazıda adı TOPIK olan Korece Yeterlilik Sınavı’na başvurduğumdan bahsetmiştim. TOPIK 1 beni kesmemiş TOPK 2 seviyesinde girmeyi seçmiştim. 18 Mart Cumartesi günü de bu sınava girmek için yola çıktım. Tesadüftür ki Korece dersini ilk almaya başladığım tarih de 20 Mart 2011 günüydü. Tamam tam günü gününe tutturamamış olabilirim. İki günlük bir fark olsa da benim için anlamlı oldu. Sınav şansıma mezun olduğum üniversitenin, İstanbul Üniversitesi’nin Edebiyat Fakültesinde yapıldı. Ama fakültenin içinde abartmıyorum bir yarım saat sınava gireceğim dersliği aradım.

Sınav dinleme ve yazma kısmıyla başladı. Teypten size soruları dinletiyorlar, siz de size verilen kitapçıktan doğru olduğunu düşündüğünüz şıkkı işaretliyorsunuz. Bazen de şaşırtmak için yanlış şık hangisidir gibi sorular da çıkıyor tabi ki. İlk sınav bittiğinde yarım saat mola verilip sınavın ikinci yarısına, yani okuma sorularına geçiyorsunuz. Ama dinleme ve yazma kısmında beynim öylesine pelte kıvamına gelmişti ki okuma kısmındaki uzuuun paragrafları okudum mu, göz mü gezdirdim anlamadım. Bu kesinlikle sınavda yapılan büyük bir yanlışlıktı bence. Okuma kısmı ilk yarıda yapılmalıydı. Ve yazma kısmını en sona bırakmalıydılar.


Sınav sonunda durdum ve düşündüm nasıl geçtiğini. Kötü müydü hayır, iyi miydi kesinlikle hayır. Sonuç açıklanana kadar ne yaptığıma dair en ufak bir fikrim olamayacak sanırım. Ama şunu söyleyebilirim, sınavda bırakın anlamını bilmeyi hayatımda görmediğim kelimeler vardı. İşte o an anladım, Korece’de daha devede kulak bir bilgim varmış ve öğrenmek için daha çoook yolum varmış. TOPIK 2 seçerek biraz da aç gözlülük yapmışım gibi hissettim.

Ayrıca bahsetmek istediğim bir konu var. Sınava girmeden önce ya da aralarda sınava giren diğer kişilerle öyle bir iletişiminiz oluyor ki herkes birbirine yardım ediyor, sohbet ediyor. Aslında herkes beş on dakika önce tanışmışlar ama ortak noktaları Korece oldukları için herkesin birbirlerine kanı ısınıyor. Sanmıyorum ki başka bir dilin yeterlilik sınavında böyle bir durum yaşansın. Kendimi şahsen çok rahat hissettim. :)

0 yorum Blogger 0 Facebook

Yorum Gönder

 
Cadı Kazanı © 2013. All Rights Reserved.
Top